Depresyon ilgi veya keyif kaybı, kendini yorgun ve suçlu hissetme veya daha az değerli görme, bozulmuş iştah ve uyku durumu, kötü konsantrasyon ve üzüntü haliyle karakterize olup kalıcı veya yinelenebilir mental bir hastalıktır.
Depresyon ve beslenme birbirini karşılıklı etkilemektedir. Çünkü depresyon bireylerin besin alımını etkilerken, besin alımı da depresyon riskini etkilemektedir. Yeterli ve dengeli beslenme, mental sağlığın korunması ve depresyonun önlemesi açısından önemlidir. Depresyon durumunda iştah durumu etkilenmektedir. Buna bağlı olarakta bireylerde vücut ağırlık artışı veya kaybı görülmektedir. Ağırlık durumundan bağımsız olarak iştah durumunun değişmesi, mikro besin öğeleri yetersizlikleri riskini arttırmaktadır. Bu kötü döngüye bağlı olarak da daha kötü depresyon durumuyla karşılaşılmaktadır. Geleneksel diyet alışkanlığı yani sebze, meyve, et, balık ve tam tahıl tüketimiyle majör depresyon arasında negatif ilişki bulunurken, batı diyeti dediğimiz işlenmiş veya kızartılmış besinler, rafine tahıllar ve şekerli ürünlerle depresif belirtiler pozitif ilişkili bulunmuştur.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER: