Dile kolay 11 maç galibiyet alamayan, son 5 maçta golü unutan bir takım Batman Petrolspor.

İlk devreyi sizlerinde bildiği üzere 17 puanla kapatmış, sporseverleri çok üzmüş, hayal kırıklığına uğratmış ve puan tablosunda ateş çemberindekilere iyice yaklaşmıştı.

Devre arası oluşturulan oyuncu havuzuyla, transfer komitesi ekibi elini çabuk tutup, oyuncularla birebir görüşmelere yönelmişti. Ortada büyük bir sportif başarısızlık vardı. Taraftarında büyük bir beklentisi olduğu başta forvet transferi büyük bir merak konusu olmuştu. Takımın tespit edilen eksik bölgelerine doğru takviyeler yapmak için yönetim, büyük bir özveri ve gayret gösterdiler. Bence eldeki kısıtlı bütçeyle büyük oranda doğru hamleler yaptılar. Liglerin başlamasına sayılı günler kala yine bir teknik direktör krizi camiayı şoke etmişti. Isparta 32 Spor ile Hakan Hayati Karaca’nın devam eden sözleşmenin karşılıklı feshedilmeme husumeti tatlıya bağlanamayınca hocada affını istedi, hoca Isparta’ya ekibiyle gitti. Yollar başlamadan ayrıldı.

Acilen lige sayılı günler kala bir hocada karar kılmak zorunda kalan yönetimin işi iyice zor bir hale dönüşmüştü. Takım kamp yapıyor, transferler yapılıyor, olmayacak aksilik “BOMBA” yönetimin kucağında kalıyor. Yönetimin bu olayda hatası var mı, yok mu? Sözleşmesi devam eden bir hocanın feshini beklemesi daha doğru ve etik olurdu. Ne demişler; “SÖZ UÇAR, YAZI KALIR” ama ben yine de burada en masum tarafın Petrolspor yönetimi olduğuna inanmak istiyorum.

Yönetimin ivedilikle toplanıp nihayetinde bir hocada karar kılması gerekiyordu. Bu kolay karar değildi. Hem ligin başlama süreci hem de bulunduğu puan durumu göz önüne alındığında, yanlışa ve hataya yer yoktu. Yerli mi, yabancı mı tartışması gündemde konuşulurken, hiç kimsenin beklemediği bir şekilde, “Tecrübeli, otoriter, birçok şampiyonluk yaşamış, 63 yaşındaki Trabzonlu kurt hoca, ‘Bülent Demirkanlı’ isminde mutabık kalmıştı.” Erbaa maçında takımının başında yer alamayan tecrübeli isim Demirkanlı’nın, yerine alt yapı hocaları Selman Gönül, Mustafa Boztepe ve kaleci antrenörü Resul Özturan takımı Erbaaspor maçına hazırlamışlardı.

Maça döndüğümüzde çok kritik ve zor bir karşılaşma olacağını açıkçası bekliyordum. Rakip takım Erbaa kadrosunu iyice güçlendirmiş, kaliteli isimleri kadrosuna katmıştı. Maça 4-2-3-1 düzeniyle çıkan Batman Petrolspor, yeni transferlerinden 6 tanesini ilk 11’de sahaya sürdü. Erdi Bakırcı, M.Sercan Türkeri, Onur Alkan, Melik Yeğin, Nezir Özer ve Furkan Parsak ilk 11’de başladı. Diğer transfer Umut Aslan, ikinci devre başında oyuna dahil oldu.

GÜZEL FUTBOL, KÖTÜ SONUÇ!

Karşılaşmanın ilk 20 dakikasında futbolcular istekli, arzulu, tempolu, hızlı gol girişiminde bulunan, atak futbolla bizlere heyecanlı bir oyun gösterdi. İlk devre maç boyu rakibe hiç pozisyon vermedi. Oyunu geniş bir alana yayıp, dikine tek paslarla rakip kalede gol için çok çalıştı. İlk devrenin sonlarına doğru günün bahtsızı, Sakaryaspor’dan kiralık alınan genç forvet Furkan Parsak ile net bir fırsat buldu fakat top ağlarla buluşamadı.

İkinci devrenin başında sağ kanatta oynayan yeni transfer Melik Yeğin’in etkisiz kaldığı bölgeye yine devre arasında kadroya dahil olan kanat oyuncusu Umut Aslan değişikliği ile maç başladı. İkinci devre maçın 51, 52, ve 54. dakikalarında arka arkaya 3 net gol pozisyonunda Furkan Parsak, cömertçe ve çok acemice golleri harcadı. Petrolspor’un kanayan yarası son vuruşlardaki beceriksizlik bu maçta da devam etti. Çok farklı kazanılacak bir maçı az kalsın son dakikada rakip Erbaa’nın kaçırdığı pozisyonda kaleci Akın’la karşı karşıya mutlak golle az kalsın kaybediyordu. Özetle çok pozisyona girdiğimiz, net fırsatlar bulduğumuz bu önemli maçta aslında oyuna baktığımızda 1 puan kazanan değil, 3 puanı kaybeden taraf olduk. Futbol skor odaklıdır, kimse iyi oynayana puan vermiyor. Gelecek hafta deplasmanda zorlu Isparta 32 Spor maçının önemi ve ciddiyeti şimdi kat kat arttı. Artık her maç daha zor ve aşırı konsantrasyon gerektiriyor. Bugün kazanılsaydı psikolojik baskı da azalacaktı ama olmadı. Bu maçı unutup haftaya deplasmanda galip gelerek, bu maçı bir nebze olsun takım taraftara unutturmalı. Her maçın 6 puan değerinde olduğunu futbolcuların bilmesi, hataya ve kaybedilecek puana yer olmadığının farkında olmaları gerektiğinin altını çizmek istiyorum.

MAÇTA TAKIMIN ARTILARI NELERDİ?

Kaleci:

Akın İsmail Köroğlu: Maçta görevini çok iyi yaptı. Kalesini golle kapattı. Son dakika açıyı iyi kapattı, gole ve olası puan kaybına engel oldu.

Defans:

Erdi Bakırcı: Lider ve tecrübeli oyuncu, stoperde görevini tam yaptı. Hamleleri, hava topları ve kademe anlayışı müthişti.

M. Sercan Türkeri: Mevkisi ve maçın en iyilerindendi. Hava topları, kademe anlayışı ve top sürmesi kaleye de takıma da oldukça güven verdi.

Orta saha ve Kanat:

Okan Toprak: Maçta çok iyi mücadele etti, sahada ayakta kalmayı başardı. Rakipten top kapmaları yerindeydi genç ön liberonun.

Özgen Erdem: Oyunun ofansif yönünde çok etkiliydi, oyunun yönünü değiştirdi, sorumluluk aldı, araya ve kanada doğru paslar gönderdi.

Nezir Özer: Sol kanatta görev aldı. Özellikle ilk devre çok iyi oynadı. İçeriye doğru girişimlerde bulundu. Ayak bilekleri ve çabukluğu göze çarptı. İkinci devre oyundan düştü. Zamanla takıma uyumu sağlandıkça gollere ve asistelere etki edecektir.

MAÇTA TAKIMIN EKSİLERİ NELERDİ?

Bekler:

İbrahim Yakup İnal: Savunma ağırlıklı bir bek. Hücuma çok katkı veremedi. Özellikle içeriye doğru isabetli top atamadı.

Abdulsamet Kırım: Orijinal bir bek olan oyuncunun hücumda etkisiz olduğunu gördük. O da orta konusunda zayıf kaldı. Daha fazla bindirme yapması gerekli.

Orta saha ve Kanat:

Melik Yeğin: Yeni transferin henüz tam hazır ve etkili olmadığını gördük. Oyuncu sağ kanatta pek bir varlık gösteremedi.

Onur Alkan: Takıma en son katılan isimdi. Merkez orta saha oyuncusunun takıma uyumu henüz tam değildi, fazla ön plana çıkmadı. İlerleyen haftalarda daha iyi olacağını düşünüyorum.

Umut Aslan: İlk devre aksayan sağ kanada biraz hareketlilik getirir gibi göründü ama çok fazla bir katkı veremedi. Oyuncu, haftalar ilerledikçe takıma muhakkak katkı verecektir.

Forvet:

Furkan Parsak: Genç forvetin aslında hem eksileri oldu hem de artıları. Artısı çok fazlaydı. Gol vuruşlarındaki acemiliği ve topa vuruş tekniği oyuncunun en büyük eksikliği. Biraz daha düzgün vuruşlar yapsaydı 3 puan cepteydi. Mücadelesi, rakibe doğru zamanda presi, maç boyu sahada diri kalması, gol arayışı, top indirmesi bunlar da oyuncunun artı yönleriydi ve zamanla daha iyi işler yapacaktır.