Batman Petrolspor, Altınordu deplasmanında 1-0’lık zorlu bir galibiyet alarak play-off yolunda önemli bir adım attı.
Ancak maçın hikayesi, skordan çok sahadaki psikolojik savaş ve taktik çarpışmayla şekillendi. İlk yarım saatte Petrolspor, adeta gitar teli gibi gergin kaslarla oynadı. Bilindik Serdar Bozkurt futbolundan uzak, stres ve tedirginlik içinde bir takım izledik. Peki, maçın talebi bu kadar ağır bir baskı yaratabilir miydi? Sanmıyorum. Zira bu bir deplasman maçıydı ve kendi evinde telafisi olan bir mücadeleydi. Oyuncuların iç gerilimini körükleyen asıl faktör, Altınordu teknik direktörü Namet Ateş’in zekice kurguladığı stratejiydi.
Ateş, alan hakimiyetini rakibe kaptırmamak için her pozisyonda bir fazla çoğalma arzusuyla kaotik bir oyun düzeni kurdu. Bölgesel preslerle desteklenen bu bas/boz oyunu, Petrolspor’un pas yollarını tıkadı ve temaslı oyunun dozunu artırdı. Altınordu, bu stratejiyi uygularken oldukça başarılıydı; ancak basıp bozmanın ötesine geçip kendi hücum düzenini inşa etmeyi unuttu. Ya da Altınordu oyuncuları, savunma ritminden hücum ritmine geçişi beceremedi. İlk yarının en parlak anı, Kubilay’ın sağ kenar çizgisine yakın bir noktadan attığı diyagonal pasla Mert Çapar’a hazırladığı gol pozisyonuydu. Sakin bir Mert, bu ikramı gole çevirirdi, ama o an stres galip geldi.
İkinci yarı, ilk yarının adeta bir kopyasıydı. Serdar Bozkurt’un bu gidişata razı geldiği anlaşılıyordu. Oyun kuruculuğu Emir ve Kubilay sırayla üstlense de, kurulum birinci bölgeden başladığı için ikisi de üçüncü bölgeye sızamadı. Kubilay’ın şut denemeleri, pozisyon gereği hep uzak mesafeden oldu ve etkisiz kaldı. Kanat dinamizmi devreye giremeyince, Mert ve İmeri’nin rakip arkası koşuları da hayal oldu. Bozkurt’un, Kubilay yerine Hüseyin Seyhan’ı daha ileride tutma tercihi, kazanılması gereken bir maç için tartışmalı bir karardı.
Yine de Petrolspor, tüm bu kaos ve gerginlik içinde altın değerinde bir gol buldu. Maçın kader anı, ikinci yarıda disiplinli savunmanın ve az sayıdaki organize atağın birinde geldi. Gol, Petrolspor’un direncinin ve sabrının ödülüydü. Altınordu’nun bas/boz oyunu, enerjisini tüketirken, Petrolspor az ama öz fırsatları değerlendirerek 1-0’lık galibiyeti hanesine yazdırdı.
Bu maç, Petrolspor için sadece bir galibiyet değil, aynı zamanda psikolojik bir eşikti. Serdar Bozkurt ve ekibi, rövanş maçında bu gerginliği üzerinden atar ve kendi oyununa dönerse, play-off yolunda kimse onları kolay kolay durduramaz. Altınordu ise Namet Ateş’in cesur stratejisine rağmen, hücumda yaratıcılık eksikliğini gideremezse, bu yenilgi bir başlangıç olabilir. Batman Petrolspor, zorlu bir deplasmandan üç puanla dönerek taraftarına umut aşıladı. Şimdi gözler, rövanşta!